Nirvana'da bateri çaldığı sıralarda Dave Grohl evinde kendi parçalarını kaydediyordu. Nirvana albümlerinde yer almayan bu kayıtlar Kurt Cobain'in ölümünün ardından 1995'te kuracağı "Foo Fighters"ın temelini oluşturacaktı. Nirvana gibi "Foo Fighters" da bangır bangır, ağır gitar sesleriyle yumuşak ezgileri, pop tarzı şarkı sözleri ile pank mantığını bir araya getiriyordu.
Dave Grohl ilk gençlik yıllarında gitar çalmaya ve şarkı sözü yazmaya başladı, bir yandan da çeşitli pank gruplarıyla sahne alıyordu. 80'lerin sonlarında bu genç adam Vaşington bölgesinin rock müzik topluluklarından biri olan "Scream"e davulcu olarak katıldı. Topluluğun dağılmasından önceki son günlerinde arkadaşı Barrett Jones'un bodrum kat stüdyosunda kendi kayıtlarını yapmaya başladı. Bu kayıtlardan bazıları "Scream"in son albümü "Fumble"da yer aldı. "Scream"in 1990 yazındaki turnesinin ardından Grohl "Nirvana"ya ulaştı ve Seattle'a yerleşti.
Nirvana efsane albümü "Nevermind"ı yayınladıktan sonra Grohl bir süreliğine Vaşington'a geri döndü ve "Simple Machines"in "Pocketwatch" adlı albümünde yer alacak olan birkaç parça yazdı. 1992 yılında zamanının çoğunu "Nirvana"ya ayıran Grohl, topluluğun çalışmalara ara vermesiyle kendisi gibi Seattle'a yerleşen arkadaşı Jones ile kayıt çalışmaları yaptı. İkili 1993 yılı boyunca Grohl "In Utero" için "Nirvana"ya dönene kadar beraber çalıştı. Grohl kendine ait yeni bir albüm daha çıkarmak için planlar yaptığı sırada dünya üzerinde milyonlarca insanı şaşkınlığa uğratan bir olay oldu: Kurt Cobain artık yaşamıyordu. 1994'te Cobain'in -tartışmaları hâlâ devam eden- intiharının ardından aylarca Grohl'dan hiç ses çıkmadı. Aynı yılın sonbaharında profesyonel bir stüdyoda Grohl ve Jones yeni bir albüm hazırladılar. Bir hafta sonunda "Foo Fighters"ın ilk albümü olacak olan çalışma ortaya çıktı. Elindeki pek çok şarkıdan 15 tanesini seçerek kaydettiği kasetten 100 adet çoğaltarak yakınlarına ve çevresine dağıtan Grohl'un, yapım aşamasında tüm çalgıları çaldığı bu masum solo çalışması çok geçmeden kâr iştahları kabarmış plak şirketlerinin uğruna adeta savaşacakları bir nesne olacaktı.
Kendi yolunda tek başına yürümek yerine arkadaşlarıyla ilerlemeyi seçen Grohl bir grup kurmaya karar verdi. Eşi aracılığıyla tanıştığı "Sunny Day Real Estate"in basçısı Nate Mendel'in yanı sıra yine aynı topluluktan -solist Jeremy Enigk'in kendini Hırisiyanlığa adamasıyla grup dağılmıştı- davulcu William Goldsmith ve eski "Germs" ve Nirvana gitaristi Pat Smear kadroya dahil oldu. 2. Dünya Savaşı yıllarında kurulan ve tanımlanamayan uçan nesneleri araştıran bir gizli örgütün adı olan "Foo Fighters"ı ismini alan topluluk plak savaşlarının kazananı Capitol şirketi ile anlaşmaya vardı. Topluluğun kendi isimlerini verdikleri ve Dave Grohl'un parçalarından oluşan ilk albümü 1995 yılında çıktı. ABD'de kısa sürede büyük başarı yakalayan çalışma ile "Foo Fighters" hızlı bir giriş yapmış oldu. Nirvana-zedeler için ise -hepsi memnun olmasa da- efsanevî topluluğun yaşamaya devam edecek olması bir avuntu sayılabilirdi. Çok geçmeden platin plak ile taçlandırılan albümden "This Is a Call" radyolarda ve televizyonlarda en çok çalınan parçalar arasına girdi.
1996 yılı boyunca Foo Fighters albümlerini bir de turne ile destekledi. Bahar aylarına damga vuran parçaları ise "Big Me" oldu. Yılın sonlarına doğru yapımcı Gil Norton ile çalışarak ikinci albümlerinin kayıtlarına başladılar. Çalışmalar devam ederken William Goldsmith topluluktan ayrıldı. Bagetler Grohl'a düşmüştü. 1997 baharında albüm çıkmadan önce Goldsmith'in boşalttığı oturağa Alanis Morissette ile de çalışmış olan Taylor Hawkins oturdu. "The Colour and the Shape", "Foo Fighters"ın adını taşıyan ikinci, ama topluluk olarak kaydettikleri ilk albüm 1997 Mayıs'ında raflardaki yerini aldı. Albüm tamamlandıktan kısa süre sonra Smear topluluğa veda etti. Yerine gelen gitarist Franz Stahl da uzun süre kalmadı. 1999 tarihli "There Is Nothing Left to Lose"u üç kişi kaydeden "Foo Fighters"a kısa bir süre sonra "No Use for a Name" topluluğundan gitarist Chris Shiflett katıldı.
"Foo Fighters"ın en parlak kaydı olan gösterilen "One by One" 2002'nin sonlarında çıktı. Uzun bir aranın ardından gelen bu çalışma olumlu eleştirilerle karşılandı. 2005 yılında ise "In Your Honor" geldi. En sevilen albüm listelerinde zirveye oynayan bu kayıt ile Foo Fighters bir anlamda rock müziğin kıdemlileri arasına ismini yazdırıyordu. Ertesi yıl çıkardıkları "Skin and Bones" adlı konser albümünden sonra stüdyoya geri dönen Grohl ve arkadaşları on kadar parça içeren yeni albümleri "Echoes, Silence, Patience and Grace" ile 2007 Eylül'ünde yeniden sevenleriyle buluştu.